Yoga
Yoga, Sanskritçe bir kelime olan, “yuj” kökünden türemiş olup, “birleştirip bağlamak” anlamına gelir. Bu tanımdan, ruh, zihin ve bedenin uyumlu ve ahenkli bir şekilde birleştirilmesini amaçlayan bir öğreti olduğunu anlayabiliriz.
Beden ve zihin, birlikte çalışan dişliler gibidir; karşılıklı etkileşim içinde, her ikisinin düzeni bir ve aynıdır. İşte yoga, tam da bu mantıktan yola çıkarak, kişinin mental ve fiziksel iyilik haline ulaşması için uygulanan pratikleri içerir. Bu pratikler, sadece son zamanlarda özellikle sosyal medyada sıkça karşılaştığımız egzersizleri yani asanalar dediğimiz yoga pozları ve akışlarını değil aynı zamanda, beslenmeden tutun da, nefes, gevşeme, kriya (arınma) ve meditasyon tekniklerine kadar uzanan geniş bir yelpazeyi barındırır. Yoga, fiziksel egzersizleri, amaç değil, farkındalığa ulaşmak için bir basamak olarak görür.
Beden, tam olarak içine giremediğimiz, ama aynı zamanda dışına da çıkamadığımız kompleks bir yapıdır. Ayna yardımı olmadan, kendi bedenimizin bütünlüğünü çıplak gözle açık ve seçik olarak görmek imkansızdır. Günümüz insanının, bedeniyle kurduğu bağ, sadece aynadaki görüntüsünü dışarıdan incelemek, ya da hastalandığında ağrı ve sızılarla bedenini hissetmekten ibaret bir hal almıştır. Yoga pratikleri sırasında nefesler üzerinde kurulan hakimiyet ve farkındalık ile beden ve zihin arasında bir köprü kurulup, bu bağı kuvvetlendirmek hedeflenir.